• Hakkımızda
  • Satın AL
  • Alışveriş Bilgileri
    • Teslimat ve İade
    • Mesafeli Satış Sözleşmesi
    • Gizlilik Politikamız
    • Aydınlatma Metni
    • KVKK
  • İletişim
    • Konum Bilgisi
    • İletişim Formu
    • Banka Hesap Bilgileri
  • Üyelik
    • Üye Girişi
    • Hızlı Üyelik
    • Şifremi Unuttum
  • Alışveriş Sepetim ( 0 )

      Sepet Boş

ZerJel Cream

ZerJel Cream, bitkisel özler ve doğal minerallerle zenginleştirilmiş, haricen kullanılan bir bakım kremidir. Gün içinde ya da aktivite sonrası ortaya çıkan kas ve eklem bölgesindeki gerginlik hissinde, ayrıca yüzeysel damar bölgesinde konfor arayanlar için rahatlama hissi sağlamaya ve bölgesel konforu artırmaya yardımcı olur.

Kremin içeriğinde at kestanesi ekstresi, arnika çiçeği ekstresi, sarı kantaron yağı, cadı fındığı ekstresi, portakal kabuğu yağı, karanfil yağı ve Schüssler Mineralleri yer alır. Bu bileşenler; ciltte rahatlama, ferahlık ve tazelik hissi, cilt görünümünün korunmasına destek, kızarıklık ve hassasiyet hissinde bakım desteği, ayrıca cildin mineral ve nem dengesine katkı gibi hedeflerle formüle edilmiştir. ZerJel Cream’in krem yapısı, masajla uygulamayı kolaylaştırır ve düzenli kullanımda cilt konforunun sürdürülmesine yardımcı olacak şekilde tasarlanmıştır. Ürün sayfasına göre hızlı emilir ve yağlı his bırakmaz. Kullanım önerisi, Temiz ve kuru cilde, ihtiyaç duyulan bölgeye günde 2–3 kez uygulanır, hafif masajla yedirilir. Yalnızca haricen kullanılır; açık yara, tahrişli veya enfekte bölgelerde kullanılmaz; göz ve ağız çevresiyle temas ettirilmez. Hamilelik, emzirme, 12 yaş altı kullanım için sağlık profesyoneline danışılması önerilir.
 

Arnika Bitkisi

Arnika Bitkisi, kökeni Orta ve Kuzey Avrupa’ya dayanan, tıbbi kullanımı yüzyıllar öncesine uzanan şifalı bir bitkidir. En yaygın türü Arnica montana olarak bilinir ve özellikle Alp Dağları, Karpatlar ve Balkanlar gibi yüksek rakımlı bölgelerde doğal olarak yetişir. Sarı çiçekleriyle tanınan bu bitki, geleneksel Avrupa tıbbında travma sonrası bakımın temel bitkilerinden biri olarak kabul edilmiştir.Arnika, tarihsel olarak düşme, çarpma, burkulma ve kas zorlanmaları sonrası oluşan ağrı ve şişliklerin giderilmesi amacıyla kullanılmıştır. Orta Çağ’dan itibaren Alman ve İsviçre halk hekimliğinde yaygınlaşmış, daha sonra modern fitoterapi literatürüne girmiştir. Günümüzde arnika, geleneksel kullanımının yanı sıra bilimsel araştırmalarla da desteklenen topikal bir bitki olarak değerlendirilir. 

Tıbbi açıdan Arnika bitkisinin en dikkat çekici yönü, antiinflamatuar ve analjezik etkileridir. Bu etkiler, bitkinin çiçeklerinde bulunan helenalin ve flavonoidler gibi aktif bileşenlerden kaynaklanır. Bu maddelerin, lokal iltihaplanmayı azaltmaya ve doku iyileşmesini desteklemeye yardımcı olduğu bilinmektedir. Bu nedenle arnika, modern tıpta doğrudan ilaç olarak değil ama destekleyici ürünlerin hammaddesi olarak yer alır. Arnika bitkisi günümüzde en çok krem, jel ve merhem formunda tıbbi ve dermokozmetik ürünlerde kullanılır. Sporcu yaralanmaları, kas ağrıları, morluklar ve ameliyat sonrası oluşan yüzeysel ödemlerin giderilmesine yönelik ürünlerde sıkça tercih edilir.

At Kestanesi

At Kestanesi, kökeni Balkanlar ve Güneydoğu Avrupa’ya dayanan, tıbbi kullanımı yüzyıllardır bilinen bir bitkidir. Bilimsel adı Aesculus hippocastanum olan at kestanesi ağacı, özellikle Osmanlı ve Avrupa tıbbında dolaşım sistemiyle ilgili rahatsızlıklarda kullanımıyla öne çıkmıştır. Günümüzde ise modern fitoterapi ve dermokozmetik alanında önemli bir hammadde olarak kabul edilir. At kestanesi, tarihsel olarak toplardamar hastalıkları, bacak ağrıları ve şişliklerin giderilmesi amacıyla kullanılmıştır.

16. yüzyılda Avrupa’da tıbbi kayıtlara girmiş, özellikle Almanya ve Fransa’da geleneksel tedavilerin parçası olmuştur. Osmanlı döneminde de merhem ve tentür  formunda kullanıldığı bilinmektedir. Tıbbi açıdan at kestanesinin en önemli bileşeni aescin adlı aktif maddedir. Aescin, damar duvarlarını güçlendirmeye, kılcal damar geçirgenliğini azaltmaya ve ödem oluşumunu sınırlamaya yardımcı olur. Bu özellikleri sayesinde at kestanesi, kronik venöz yetmezlik, varis kaynaklı ağrı, bacaklarda ağırlık hissi ve yüzeysel damar problemlerinde destekleyici olarak kullanılır. 

Modern tıpta at kestanesi, doğrudan ilaç formunda değil, standartlaştırılmış ekstreler içeren tıbbi ürünler ve dermokozmetik preparatlar aracılığıyla kullanılır. Krem, jel ve losyon formundaki ürünler, özellikle varisli bölgelerde, bacak yorgunluğu ve ödem şikayetlerinde tercih edilir.

Cadı Fındığı

Cadı fındığı, kökeni Kuzey Amerika’ya dayanan ve geleneksel tıpta uzun süredir kullanılan tıbbi bir bitkidir. Bilimsel adı Hamamelis virginiana olan bu bitki, özellikle Amerika yerlileri tarafından yara bakımı, cilt sorunları ve kanama kontrolü amacıyla kullanılmıştır. Daha sonra Avrupa’ya taşınmış ve modern fitoterapi literatüründe önemli bir yer edinmiştir. Cadı fındığı, tarihsel olarak büzücü ve yatıştırıcı etkileriyle öne çıkmıştır. 18. yüzyıldan itibaren Avrupa ve Amerikan tıbbında hemoroid, cilt tahrişleri, küçük yaralar ve iltihaplı durumlarda destekleyici olarak kullanılmıştır. Günümüzde de bu geleneksel kullanım alanları büyük ölçüde korunmaktadır. Tıbbi açıdan cadı fındığının temel etkisi, yüksek oranda tanen içermesinden kaynaklanır. Tanenler, dokular üzerinde büzücü etki göstererek kanamayı azaltmaya, iltihabı hafifletmeye ve cilt bariyerini güçlendirmeye yardımcı olur. Ayrıca flavonoidler ve uçucu yağlar sayesinde antiinflamatuar ve antioksidan özellikler gösterir. Bu bileşenler, cadı fındığını özellikle hassas ve problemli ciltler için değerli kılar.

Modern tıpta cadı fındığı, en çok topikal ürünlerde kullanılır. Krem, jel, tonik ve merhem formundaki preparatlar; hemoroid tedavisine destek, varis kaynaklı yüzeysel şikayetler, cilt kızarıklıkları ve tahrişlerin giderilmesi amacıyla tercih edilir. Dermatoloji ve proktoloji alanında destekleyici bitkisel içerik olarak yaygın bir kullanıma sahiptir.

Sarı Kantaron

Sarı Kantaron, kökeni Avrupa, Batı Asya ve Kuzey Afrika’ya dayanan, tıbbi kullanımı antik çağlara kadar uzanan güçlü bir şifalı bitkidir. Bilimsel adı Hypericum perforatum olan bu bitki, özellikle Antik Yunan ve Roma tıbbında yara iyileştirici ve ruh halini dengeleyici özellikleriyle tanınmıştır. Günümüzde ise hem geleneksel hem de modern fitoterapide en çok çalışılmış bitkilerden biri olarak kabul edilir. Sarı kantaron, tarihsel olarak sinir sistemi rahatsızlıkları, hafif depresyon belirtileri, yaralar ve yanıklar için kullanılmıştır. Orta Çağ Avrupa’sında kötü ruhları uzaklaştırdığına inanılmış, bu nedenle hem tıbbi hem de kültürel bir bitki olarak yaygınlaşmıştır. 19. yüzyıldan itibaren bilimsel kayıtlara daha sistemli şekilde girmiştir. Tıbbi açıdan sarı kantaronun en önemli bileşenleri hiperisin ve hiperforin olarak bilinir. Bu aktif maddeler, sinir iletimi üzerinde etkili olup özellikle hafif ve orta düzey depresyon belirtilerinde destekleyici etki gösterebilir. Aynı zamanda antiinflamatuar, antibakteriyel ve yara iyileştirici özellikler gösterdiği de bilimsel çalışmalarda yer almıştır. Bu yönüyle sarı kantaron hem dahili hem de harici kullanım alanına sahip nadir bitkilerden biridir.

Modern tıpta Sarı kantaron, standartlaştırılmış ekstreler halinde kullanılır. Ağızdan kullanılan kapsül ve tablet formları, hafif depresyon ve anksiyete belirtilerinde destekleyici olarak değerlendirilir. Haricen kullanılan Sarı Kantaron yağı ise yanıklar, kesikler, cilt tahrişleri ve kas ağrıları için tercih edilir.

Portakal Kabuğu Yağı

Portakal kabuğu Yağı, kökeni Akdeniz havzası ve Güneydoğu Asya’ya dayanan portakal ağacının kabuklarından elde edilen uçucu bir yağdır. En yaygın kullanılan türü Citrus sinensis olup, yağ soğuk pres yöntemiyle taze portakal kabuklarından çıkarılır. Tarih boyunca hem geleneksel tıpta hem de aromatik tedavilerde kullanılmış, günümüzde ise tamamlayıcı tıp ve dermokozmetik alanında önemli bir yere sahip olmuştur. Portakal kabuğu yağı, tarihsel olarak sindirimi desteklemek, sinir sistemini yatıştırmak ve enfeksiyonlara karşı korunmak amacıyla kullanılmıştır. Antik Çin ve Akdeniz tıbbında, portakal kabuğunun kurutulmuş hali mide ve bağırsak sorunları için değerlendirilmiştir. Uçucu yağ formunun yaygınlaşması ise 18. yüzyıldan sonra mümkün olmuştur.

Tıbbi açıdan portakal kabuğu yağının temel etkisi, yüksek oranda limonen içermesinden kaynaklanır. Limonen, antioksidan, antimikrobiyal ve hafif antiinflamatuar özellikler gösterir. Aynı zamanda merkezi sinir sistemi üzerinde yatıştırıcı etki oluşturabilir. Bu özellikleri sayesinde portakal kabuğu yağı, stres, huzursuzluk ve hafif uyku problemlerinde destekleyici olarak kullanılır. Modern fitoterapi ve aromaterapide portakal kabuğu yağı, genellikle inhalasyon veya harici kullanım yoluyla değerlendirilir. Masaj yağları, cilt bakım ürünleri ve aromaterapi difüzörlerinde sıkça yer alır. Cilt üzerinde kan dolaşımını artırıcı ve sebum dengeleyici etkileri nedeniyle selülit bakım ürünlerinde de tercih edilir.

Karanfil Yaprağı

Karanfil Yaprağı, kökeni Güneydoğu Asya’ya, özellikle Endonezya’nın Maluku Adaları’na dayanan karanfil ağacının yapraklarından elde edilen tıbbi değeri olan bir bitkisel hammaddedir. Bilimsel adı Syzygium aromaticum olan karanfil ağacı, tarih boyunca hem baharat hem de şifa kaynağı olarak kullanılmıştır. Yaprakları, tomurcuk kadar bilinmese de geleneksel tıpta önemli bir yere sahiptir. Karanfil yaprağı, tarihsel olarak antiseptik ve ağrı kesici özellikleri nedeniyle kullanılmıştır. Antik Çin ve Hint tıbbında ağız ve diş problemleri, sindirim sorunları ve enfeksiyonların kontrolünde değerlendirilmiştir. Orta Çağ’da Arap hekimler aracılığıyla Avrupa’ya taşınmış ve doğal tedavi repertuarına girmiştir. Tıbbi açıdan karanfil yaprağının en önemli bileşeni öjenoldür. Öjenol, güçlü antiseptik, analjezik ve antiinflamatuar özellikler gösterir. Bu nedenle karanfil yaprağı, özellikle ağız ve diş sağlığıyla ilgili ürünlerde, mikrobiyal yükün azaltılmasında ve lokal ağrıların hafifletilmesinde kullanılır. Aynı zamanda antioksidan etkileriyle de bilinir.

Modern fitoterapi ve aromaterapide karanfil yaprağı, genellikle uçucu yağ formunda kullanılır. Karanfil yaprağı yağı, diş hekimliğinde geçici dolgu ve ağız bakım ürünlerinde, ayrıca kas ağrıları ve romatizmal şikayetlerde masaj yağı olarak değerlendirilir. Antimikrobiyal etkisi sayesinde doğal koruyucu bileşen olarak da tercih edilir. Karanfil yaprağı kullanımında dikkat edilmesi gereken nokta, öjenolün yüksek konsantrasyonlarda tahriş edici olabilmesidir. Bu nedenle saf halde doğrudan cilde uygulanmamalı, mutlaka seyreltilmelidir. Ağızdan kullanım ise yalnızca standardize edilmiş ve tıbbi amaçla üretilmiş preparatlarla, uzman kontrolünde yapılmalıdır. Bilinçli kullanıldığında karanfil yaprağı, güçlü ve etkili bir bitkisel destek olarak kabul edilir.

Schüssler Mineralleriyle Desteklenen ZerJel Cream Rutini

Schüssler Minerallerinin bakım yaklaşımını, bitkisel içeriklerle dengeli bir formülde bir araya getirdik. Ciltte konforlu bir rutin hedefledik.

Formülde Zerre Doku-Schüssler Tuzları ve Bitkisel ekstraktlar birlikte çalışır. Hedefimiz; Cildin Mineral dengesini desteklemek, nem dengesine katkı sunmak ve Cilt dokusunun yenilenme sürecine bakım desteği vermektir. ZerJel Cream’i tek bir ihtiyaca sıkıştırmıyoruz; Odağımız, bölgesel konfor. Düzenli uygulamayla kas ve eklem çevresinde rahatlama hissini desteklemeye, yüzeysel damar bölgesinde konforu artırmaya ve hassas hisseden bölgelerde daha sakin bir bakım hissi sunmaya yardımcı olacak şekilde konumlandırıyoruz. Kas yorgunluğu, Burkulma sonrası gerginlik hissi, Varis kaynaklı şişlik hissi, Ödem eğilimi ve yüzeysel cilt hassasiyetlerinde bakım desteği sunabileceğini de belirtiriz. 
Kullanım deneyimi bizim için önemli. ZerJel Cream hızlı emilir ve yağlı bir his bırakmaz. Günlük rutini bölmeden kolayca yayılır, ciltte konforlu bir bakım hissi bırakır. 
Schüssler Mineralleri ile güçlendirilmiş bir krem arıyorsan, ZerJel Cream’in yaklaşımı net: mineral dengesi odağı, nem ve doku bakımı, bitkisel içeriklerle desteklenen konforlu uygulama.

Alışveriş Bilgileri

Teslimat ve İade

Mesafeli Satış Sözleşmesi

Gizlilik Politikamız

Aydınlatma Metni

KVKK

Hakkımızda

Satın AL

İletişim

Konum Bilgisi

İletişim Formu

Banka Hesap Bilgileri

Üyelik

Şimdi Üye Ol

Üye Girşi

Şifremi Unuttum

Takviyegiller Sağlık Gıda Medikal San. Tic. Ltd. Şti.
Adres: Kazım Karabekir, Keloğlan Sk. 61/A, 06790 Etimesgut/Ankara
Telefon : +90 (535) 565 19 82
E-Mail : info@zerjel.com.tr

Zer Jel Copyright 2024
Design by DeepSoft